Monday, October 26, 2009

evet asagida gordugunuz bizzat benim oydugum balkabagi :)
evet dun aksam lesley ve arkadasi simrat'le balkabagi oyduk :) evimiz tam bir cadilar bayrami evi - hoho.

kahvalti yapildi, yesil cay iciliyor. biraz kant okumaca. sonra okul. ofis. ders. ders. ders. aksam ogrencilerime seminer.

optum madem kocaman,,,

yas.

carving-pumpkins :)

Sunday, October 25, 2009

gunlerden odama gunes vuran ve icime gunes dolduran bir pazar.

henuz miskinlik safhasi. baktim da on gundur yokmusum. buralarda. o zaman ozetmis,,, on gunde neler olmus neler bitmis:

1) kant paperi.

2) heidegger odev(ler)i.

3) nietzsche paperi.

4) 'housewarming' partisi.

5) dvd gecesi.

ve tabii ki mercimekli borek ve kisir ve geri kalanlar :)

evet kant paperi (daha dogrusu hume - zira 18. yy. estetiginin basindan basladik) guzel guzel gecti. heidegger de hic fena degildi. nietzsche cok ustume geldi. bu kadar zor olmasina gerek yoktu. ama iste nietzsche. 'varolus'un ve 'olus'umun asil noktasi. yalnizca bir nokta mi peki? bilemedim.

ev partim sahaneydi. bisuru bisuru insan geldi - evim sicacik oldu :) o kadar keyifliydi ki simdi yuzumde yine kocaman sicacik bir gulumseme belirdi - sanirim o hic eksilmiyor zaten - (sabahin 7sinde ofise gunesten once gidip paper yazarken bile?! hmm,,, belki de bu sade kahve ve boston cream donut'in etkisi =)

dvd gecemiz de pek guzeldi dun. hatta gelecek haftanin filmini sectik bile. evet gelecek cuma da film gecesi. sonra cumartesi 'cadilar bayrami' partileri silsilesi :) zira ben evde baslayacagim kutlamaya - lesley parti verio - evi sahane dekore ettik bile :) etrafta mezar taslari ve fareler var - hmm - boyle soyleyince gereken etkiyi yapti mi bilemedim buyrun gelin gorun efendim =P

sonraki haftanin da partisi belli simdiden. ordan biraz eglenceli duruyo' di mi bu doktora :) ne yalan soyleyeyim,,, hic fena sayilmaz. beynini ve bedenini sonuna kadar zorladigin - ve sonunda ortaya bir seyler - ya da 'kendini' cikarmaya calistigin bir sey nasil keyifli olmasin? pazartesi gunu yine cocuklarim icin 'makale yazma semineri' duzenliyorum.

ah, inanir misiniz kimse notuna itiraz etmedi. notlarini dusuk bulmalarina ragmen yazdigim yorumlari cok 'faydali ve dogru' bulduklarindan su anda gelecek paperlarinda daha iyi yapmak icin ellerinden geleni yapiolar. kesinlikle icimi isitiolar evet. onlara cocuklarim demem pek manali degil, biliyorum. ama cok tatli ve gencler elimden baska turlusu gelmio :)

evet,,,

her sey sevgiyle baslar ve bu su hic durmaz.

simdilik.

bir kahve molasi.

sepsevgiyle,

yas.






Thursday, October 15, 2009

dun gece sen uyurken,,,

ben bir donusum okuyordum,

nietzsche yaziyor, zerdust anlatiyor, ben dinliyordum.

dinliyordum madem duyuyor muydum? okurken goruyor muydum? goruyorsam neyi goruyordum?

insana 'insan'i anlatan bir donusum.

ve simdi de yeni turku - destina. dun gece sen uyurken, yuregim bir yildiz gibi baglandi sana.

yalnizca sozcukler bunlar,,, baska bir sey degil. ve herkes birer yildiz.

yine sahane muslimi yedim. yesil cayim yanimda. sonra kahvemi hazirlayip okula gitmece. kickbox. sonra nietzsche. sonra paperpaperpaper. yazmaca. okumaca. okurken yazmaca. dusunurken dusundurtmece. kim neyi dusunuyorsa?

ve simdi,,, 'o kadar sevdim ki resmini, iste bugun konustu benle.' (yeni turku-resim)

ve 'ruyalarimda hep sen vardin,,,'

yine gulumsuyorum - beyaz bir sehre. artik bu sehirde hava biraz erken karariyor ve biraz da ic karartiyor,,, ta ki pencereden bakip mor gokyuzunu gorene kadar. 17. katta oturmanin guzelliklerinden biri daha,,, digeri lesley - otekiyse ben :)

gelecek hafta 'housewarming' partisi - evi isiticaz bakalim - ama once kant, nietzsche ve heidegger.

sepsevgiyle,,,

yas.

Wednesday, October 14, 2009

feslegenli-mantarli-kabakli-soyafilizli omletimden sonra sutlu kahvemle karsinizdayim :)

ogle yemegi icin bruksel lahanasi yaptim zira iki gun ust uste yedigim vegan sukrangunu yemeklerinden sonra haslanmis sebze baya iyi gelecek :)

saat 7.24.

hazirlanip okula gitmece.

her yerde kar var,,, istanbul 18dereceymis. burasi an itibariyle -4.

icim,,, disim. bir. kocaman bir gulumseme. (biraz noktali oldu burcin uzgunum - ah hayir diilim =)

sepsevgiyle,

yas.


(yine) kar yagmis.

yas gozlerini acmis,,, once saat 3te. odev kontrolunu bitirmis. gozler 4te tekrar kapanmis. simdi saat 5mis. ve pencereden gordugu manzara cok guzelmis.

butun haftasonu yemis de yemis - sahane vegan sukrangunu yemekleri. ve sukran duymus,,, ailesi ve dostlari icin. ve burada da bir aile kurmus gibiymis. kocaman bir aile. gercekten gulumsemis,,, hic yorulmamis, hep gulumsemis.

ve bugun artik paperlarini yazmaya baslicakmis. heidegger dersi iptal oldugundan oldukca is basaramayi dusunuyomus. kismetmis bakalimmis.

her gun yeni bastan - sevgiyle,,,

yas.

p.s. bi' saat sonra kahvalti - sonrasinda gorusuruz elbet.

Monday, October 12, 2009

gunaydiiiin - bana,,,

sizin de umuyorum gununuz aydinlik gecmistir :)

(iki saatlik bir aradan sonra dondum,,, zira lesley'le market alisverisine gidip geldik - oldukca cilgin bir alisverisin sonunda karsinizdayimmm)

evek,,, sanirim butun sebzeleri topladim marketteki,,, dort kiloluk yogurt ve dort kiloluk sutumu de aldim. yogurt sade olmasa tam 'kanadali' olcam - ama yogurdun sadeligi beni 'gocmen' kategorisine sokuyo hahaha :)

evek lesley'le cok egleniyoruz alisverise cikinca - ozellikle donus yolculugu kisminda. su anda ev tasiyo sanirsam,,, bi' tane daha buzdolabi almayi dusunduk. hatta evin ortasina havuz yapalim diyoruz ve sicakligi otuzbes dereceye cikaralim,,, zira kiranin icinde sayilan isitma elektrik ve su totalde yuzdolara geliomus :) madem oyle biz de yuzdolarlik enerji harcayalim dedik :) ama ikimiz de cevreye fazlasiyla duyarli oldugumuzdan sanirim bunlar yalnizca birer saka unsuru olarak kalcak. gerci evin ortasinda havuz olsa hic fena olmazdi,,, en azindan minik plastik bi' su kabi :)

simdi bunu yazip kendime bir kahve yapacagim ve alisveris merkezine dogru yola cikacagim. zira bugun 'urban planet'ta cilgin bir indirim var - urban planet gelecek bes sene boyunca alisveris yapacagim dukkanin adi. h&m, bershka, zara, mango birlesmis - rengarenk 'stil-sahibi' ve makul fiyatlarda bir koleksiyon ortaya cikmis (tabii ki yukardaki birlesim bir metafordan ibaret) =) neyse,,, kisacasi markaya bayildim. bugunun de sukrangunu olmasi sebebiyle cok cilgin bir indirim yapiyorlar ve ben gidip kendilerine sukranlarimi sunmak istiyorum :)

alisveris sonrasinda da chloe'ye sukrangunu yemegine davetliyim. dun de jessicalardaydim. oldukca sahane vegan yemekleri yedim yine - hem kendim de ortaya karisik bir sebze yemegi cikardim - pek leziz oldu :) ama yediklerimden sonra eve geldigimde bikac saat uyuyamadim takdir edersiniz ki,,, zira sanirim biraz cok yedim :)

bu arada cocuklarimin odevleri sandigim kadar kotu cikmadi. biraz abarttim sanirim ben. su anda bi' 98im bi' 95im bikac tane de 90im var. ki bunlarin hepsi A araliginda. onun disinda C-'nin altinda bisiy alan yok sanirim. bakiciiz. bikac tane daha kaldi, onlari da kontrol edip durumu bildiriciiim :)

simdilik bu kadar,,, zira gun icinde yalnizca 24saat var ve yapilcak bisuru is. ah tabii ki kendi paperlarima baslamam gerekio asil. obur turlu pek fena olcak. hepimiz paper donemlerinde ne kadar mutlu oldugumu biliyoruz --- haha :)

sepsevgiyle,,, cunku --- her sey sevgiyle baslar.

(ve sensiz olmaz,,, sensiz olmaz)

yas.

Sunday, October 11, 2009

yanilmisim,,, dikkatli okuyunca oldukca A'lik paper olmadigini gormek zor olmadi. sanirim ilk anin hevesi ve heyecaniyla biraz fazla umutlu, biraz fazla iyimser davranmisim. biraz hayalkirikligi yasadigim,,, ama cok dogal degil mi? daha ilk odevleri. ben sanirim kendi uzerime aldim butun yuku,,, oysaki paylasmak gerek.

henuz notlamayi tamamlamadim,,, bugun jessica'ya vegan sukrangunu'ne davetliyim :) oraya odevlerle gidecegim ki jessica bana yardimci olsun. bakalim,,, umarim cuma gunu guzel gecer odevleri geri verme fasli :)

simdi kahvalti.

sevgiyle,,,

yas.

not: kahvalti bitisinde gorusiciiz.

Friday, October 9, 2009

gunaydin :)

size,,,

burda cuma gecesi saat 11. pek kosturmacali bir gunun ardindan evime geldim ve nasil olduysa bir suru saat gecirmeyi basardim. oysaki yapmam gereken cocuklarimin odevlerini notlamak,,, eveeek ilk paperlari topladim bugun :) hatta coktan goz attim,,, oldukca A'lik paper var iclerinde. sanirim iyi bir is cikardim. cok calistim cok yoruldum ama onlari etkilemeyi basarmisim gibi,,, gercekten yazabiliyorlar. ve bu cok heyecan verici. ve bu heyecan cok umut verici. zira 'hoca' olmaktan cok hoslanicam,,, hoslaniyorum, vs.

tamam,,, ertelemece yok. donuyorum odevlere,

gecenin sarkisi ise,

tom waits - alice.

sepsevgiyle,,,

yas.


uyanali 1bucuk saat oldu. kahvaltimi yaptim, kahvem ve suyum onumde dersimi hazirlamaya baslicam. bugun 'utilitarianism' anlatiyorum. faydacilik? hmm.

demek istedim ki,,,

yillardan sonra, yollardan sonra, yeniden yan yana olmak.

ve,,, gecse de yolumuz bozkirlardan, denizlere cikar sokaklar.

evet gunun sarkisi: yeni turku - firtina.

havasicakligi: -7.

ve evet hayat yeniler bizleri,,, peki ay da yenilenir mi? aydaki adama bisiy olur mu?

sepsevgiyle,,,



Thursday, October 8, 2009

muslim bitmek uzere,,,

kulagimda bulent ortacgil,,, yine - bu guzel gunde.

once kickbox, sonra nietzsche, sonra husserl ustune bir konusma,,, sonrasinda yemece-icmece.

yarin da alisverise cikmaca,,, belki de bot almanin vakti gelmistir :)

ah ev sahane isiniyor - merak etmeyin isterim.

sepsevgiyle,,,

yas.

uyandigim manzara,,,

her sey sevgiyle,,,

her sey sevgiyle,,, baslar.

bembeyaz bi' gune uyanmis ve simsicak gulumsemis yine dunyaya.

sonra kendinden ucuncu sahista bahsettigi bir yazi yazmaya koyulmus. elinde buzlu suyu. aklinda kahvalti tabagi - zira henuz hazir bir tabak degil. ama aklindakini uygulamaya calisacak eger aklinda 'bir sey' tutabilirse. kisacasi,,, tatli mi tuzlu mu karar veremiyor. musli mi omlet mi bilemiyor. bu beyaz gune ne yakisir,,, once bi' kahve.

ah fotograf. bi' saniye.

az sonra gelmek uzere.

Wednesday, October 7, 2009

bugun hava -1mis. gece -7 olacakmis,,,

yarin da kar yagacakmis :) ama bu kar gelip giden cinsten olacakmis,,, zira gelip kalmasi icin biraz erkenmis, ekimmis.

gunun sarkisi: pink floyd - shine on you crazy diamond.

muslimi yedim,,, papatya cayimi iciyorum. kahvemi hazirlayip okula gidiciim.

ne giysem ne giysem?

muck,

Tuesday, October 6, 2009

memleketimde olan bitene dair okudugum haberlerden sonra pek gulumseyemedim,,,

yine de - hatta inadina -

gunun sarkisi: bu su hic durmaz,,,

mekan: ofis

zaman: 8.59 (bir dakika icinde ofis saatim basliycak - ogrencilerimi bekliyorum bakalim,,,)

durum: oyleyken boyle.

havasicakligi: 8derece. icimde yagmur yagiyor. gokkusagini bekliyorum.

,,, bugun uzun bir gun olacak. once ofis, sonra kickbox, derken nietzsche. ve sonrasinda alisveris. ilk alisveris merkezi gezimi yapmayi dusunuyorum bugun. birbucuk aydir sakinabildim kendimi,,, fakat artik 'kislik alisveris'e cikmam gerekiyor. zira bu hafta kar yagabilir,,, yagip gidecek olsa da, gelip kaldigi zamana hazirlanmak gerek.

aksam ise tek gecelik bir gosteri: 'the apology of socrates' ---

simdi nietzsche'ye donuyorum,,,

ve gunun sorusu: zerdust kendini duyuyor mu?

yas.

Monday, October 5, 2009

bugun de gulumsemis dunyaya,,, kocaman gulumsemis.

dunya da ona goz kirpmis ve geri gulumsemis.

an itibariyle durum: batan gunese selam durmaca.

muzik: sezen aksu & ceza - gelsin,,, hayat bildigi gibi gelsin.

havasicakligi: 9derece.

sevgiler,


ayna.

saat: 6.37. kahvalti hazir,,, yulaf ezmesi, kuru uzumlu musli, cilek, muz, kuru kayisi, ceviz, findik, badem, sut. birlesimi.

uyuyup uyandiktan sonraki ilk sarki: damien rice - cheers darlin'

havasicakligi: an itibariyle -1 (disarda). icimde gulumsuyorum.

kahve olmakta.

8de ofiste olacagim, zira 'ofis saati' yaptim ogrencilerim icin,,, ilk 'paper'larini yazacaklarindan biraz heyecanli ve stresliler,,, ben de draft bakmaya karar verdim sakinlessinler diye :)

dun kendime yeni eldivenler ve bir bere aldim. bugun onlari deneme zamani,,, sonra daha cok kis - daha cok alisveris. en cok ayakkabi.

sepsevgiyle,,,

yas.

Sunday, October 4, 2009

uyumus da uyanmis. john lennon'a gulumsemis, john lennon da ona geri gulumsemis.

simdi kahvalti hazirliycakmis,,, kabakli omlet mi yapsinmis musli mi? hmm,,, omletmis. cani oyle istemis.

o zaman simdilik bu kadar.

gune nereden baktigimizi bi' an icin unutursak,,, gunun ilk sarkisi: the last shadow puppets - meeting place.

,,,


Saturday, October 3, 2009

sun-coming-in.

bu cumartesi gecesi evde kalacakmis. dogumgunu partisine gidecek oldugu arkadasi hasta olmus,,, cikamiyormus. o zaman o da cikmasinmis. bu gece evde oturup film izlesinmis.

an'in sarkisi: degirmenler,,, evet - zaman duser ellerimden yere.

gecenin filmi: rashomon.

havasicakligi: disarda 6derece. icerde 23. icimde,,, sicacik.

bir insan bulutlara asik olabilir miymis? neden olmasinmis? bulutlarin her birinde sizin yuzunuz,,, ve ben'im her yer. evde hissetmek, dunyada. yasamak. her an. ve bir nefes daha.

sepsevgiyle,,,

yas.

fall-ing.

almost-full-moon

Friday, October 2, 2009

gunes doguyor,,, dogdu.

'bugun yeni seyler soylemek gerek' (mevlana).

,,,

yas uyanmis,,, bugun de dunyaya asik olmus.


gunaymis,,,

hayir aymamis, saat henuz 5.51mis. yas 5te uyanmismis. nasil oluyomus bu o da bilmiomus. ne zaman uyuyomus da uykusunu aliyomus,,, alip sarmalayip sakliyomus?

muffinler pek basarili olmadi,,, zira bir cay kasigini (tsp) bir yemek kasigi (tbsp) okuyup muffin'leri tuzlamayi basardim! ve bunu ancak cocuklar tattiktan sonra,,, ve yasemin supersin! dedikten sonra hmmm ben de tadina bakayim sunun bir,,, dedikten sonra fark ettim. bir lokmayi yutmaya calistiktan sonra 'hayiiir,,, bunu yemenizi yasakliyorum - hem siz niye bana yalan soyluyosunuz?!' diye olay yarattim :) cocuklar dedigim - ogrencilerim. dunku makale yazimi seminerinde gerceklesti tum bunlar. ama cocuklar pek tatli. ama ama biz cabani takdir ediyoruz, onemli olan dusunmen bizi dediler. sonra ben bunu tabii ki 'varolussal' bir sorunsal haline getirip bir sure kendime gelemedim. sonra gunun 'ders'i geldi,,, levi diye bir ogrencimden:

--- yasemin,,, kotu bir muffin'den olecek degiliz,,, sen de bunu buyutme lutfen. sonucta 'sen de yalnizca bir insansin,,,' ve bazen hata yapabilirsin.

dedi.

kedi.

bazen hata yapabilirim. evet,,, ve yalnizca insanim. bunu hatirlamak iyi oldu. bu faciayla birlikte dunku 'kotu sans' kotami doldurdum.

1) sabah nerdeyse ogrencilerimden biriyle randevuma gec kaldim - kaldim hatta - nerdeyse degil.

2) evin girisindeki dekoratif kavanozu - icinde taslar, tozlar ve mum barindiran - kirdim.

3) muffin'lerim tuzlu oldu.

artik rahatlamis olmaliyim. ya da trafige cikmam yasaklanmali,,, zira arabalar icin tehlike teskil ediyor olabilirim :)

simdi saat 6ya 4var. biraz pilates. sonra kahvalti.

gorusuruz,,,

sepsevgiyle,

yas.